Şubat 2011’in ilk yarısında protestoların patlak vermesinin hemen ardından dönemin Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih, toplum içerisinde beliren gerilimi düşürmek için birkaç girişimde bulunmuştu. Ancak Yemen elitleri içerisindeki iki grup –bunlar; Salih aşireti ve Ahmar aşiretiydi- arasındaki uzun süredir devam eden çatışmalar açık bir şekilde ciddi boyutlara varmıştı (Bunlardan Ahmarlar, Yemen Silahlı Kuvvetlerinde son derece önemli ve etkili birçok birimi kontrol etmekteydi).

26 Şubat 2011’e gelindiğinde ülkedeki en büyük iki Yemenli aşiretin bir araya geldiği konfederasyonun liderlerinden Haşid ve Bakil (Salih aşireti ile girdiği çatışmalarda Ahmar aşiretinin yanında olmuşlardı), muhalefetin tarafında saf tutacaklarını duyurmuşlardı. Öte yandan Mart ayında, aşiret konfederasyonunun liderlerinden biri ve ülkenin kuzeyindeki askeri bölgenin ve Birinci Silahlı Bölük’ün (ülkedeki en etkili bölüklerden biri) komutanı olan Haşid Ali Muhsin el-Ahmar, iktidar partisi olan Genel Halk Kongresi’nden ayrıldığını ilân etmişti.   

O dönem Yemen’deki görece daha ılımlı İslamcıların başlıca partisi olan ve daha çok “el-Islah” olarak da anılan Yemen Reform Topluluğu’nun hem Yemen Müslüman Kardeşleri ile hem de Selefiler ve Ahmar aşiretiyle yakın bağları bulunmaktaydı. Tahmin edilebileceği üzere bu parti de Ali Abdullah Salih’i alaşağı etme girişimlerinde Ahmar aşiretine destek vermişti.

23 Kasım 2011 tarihinde Arap Baharının bir sonucu olarak ortaya çıkan Yemen krizini sona erdirmek maksadıyla Riyad’da, üzerinde anlaşmaya varılan bir plân imzalanmıştı. Bu plân, 33 yıllık Ali Abdullah Salih dönemini sona erdirmiştir. Ali Salih’in görevden ayrılmasından sonra Abdurabbu Mansur Hadi, 21 Şubat 2012’de gerçekleştirilen seçimlerin sonucu esas alınarak devlet başkanlığı koltuğuna geçmiştir.

2012 yılının ilk yarısından bu yana Yemen’de iktidar, aşamalar halinde Ahmar ailesine geçmiştir. Aile, 2007 yılında yaşamını yitiren Haşid ve aşiret konfederasyonu lideri Abdullah el-Ahmar’ın oğulları tarafından temsil edilmekteydi. Ahmar ailesi aynı zamanda, ülkenin gerçek lideri olmaya başlayan Abdurabbu Mansur Hadi ile de gayrı resmi bir koalisyon içerisinde hareket etmekteydi. Bu koalisyonun temel müttefiki İslamcı el-Islah Partisi ve Mısır’daki bakiyeden referansla ideolojik anlamda başarısıyla öne çıkan Yemen Müslüman Kardeşleriydi.