Özet: Irak Kürdistan Bölgesi’nde gerçekleşen bağımsızlık referandumu modern Irak tarihinde bir dönüm noktasını temsil etmektedir. 1921 yılında kurulmasından bu yana Irak’ın ilk kez toprak bütünlüğü tehlike altındadır. Bağdat’taki federal hükümet Irak’ın etnik-mezhepsel devletlere ayrılmasını önlemek için elinden geleni yapacaktır. Bağımsız bir Kürt devletinin ortaya çıkması, milyonlarca Kürdün yaşadığı İran ve Türkiye için de aynı ölçüde tehdit oluşturmaktadır. Bu kısa yazı, Irak Kürdistan bölgesinde yapılan bağımsızlık referandumunun sonrasında neler olabileceğini değerlendirmektedir.

Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (KBY) 25 Eylül 2017’de bir bağımsızlık referandumu yapma kararının ardında pek çok neden bulunmaktadır ve konunun uzmanları referandumun arkasında yatan nedenleri daha detaylı olarak tartışmaktadırlar[1]. KBY bağımsızlık referandumunu yaptı ancak Kürt yöneticiler Irak’tan ayrılmanın yakın bir gelecekte gerçekleşmeyeceğinin farkındalar. Kerkük ve diğer tartışmalı bölgeler, çözümü yıllar alabilecek çetrefilli etnik-dini konuları besliyor. Tartışmalı bölgelerdeki etnik-dinsel azınlıkların pek çoğu Irak hükümeti ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi arasında seçim yapmak zorunda olmaktan endişe duyuyor[2]. KBY’nin tartışmalı bölgelerde yaşayan Türkmen, Arap, Şebek, Yezidi ve Hristiyan azınlıkların haklarını güvence altına alma anlamında nasıl bir garanti vermeye hazırlandığı belirsiz. Kürdistan bölgesindeki azınlıklar, “bu referandumun Irak Kürdistan Bölgesi (IKB) azınlıklarının onayı olmadan kararlaştırıldığı ve azınlıkların siyasi görüşlerinin alınmadan hazırlandığını” belirterek Kürt siyasi partilerin kendilerini siyasi rantları için kullanıyor olmalarından korkuyor[3]. Sonuç olarak Süryani, Ermeni ve Türkmen gruplar bir araya gelerek Referandum Yüksek Kurulu’na, yeni devlette dini ve etnik haklarının koruma altına alınmasını ve azınlıkların kendi bölgelerinde öz-yönetim hakkı sağlanmasını isteyen 50 talep sundu[4].

KBY Başkanı Mesud Barzani referandum gecesi hem Irak hem de Kürdistan Bölgesinin bayraklarının açıkça gösterildiği bir konuşma yaptı[5]. Başkan’ın, referandumun olumlu sonucunun Kürdistan Bölgesinin Irak’tan hemen ayrılacağı anlamına gelmediğinin ve KBY’nin anayasal olarak Irak Federal Hükümeti’nin egemenlik yetkisi altında kalacağının farkında olması dikkat çekicidir. Aynı şekilde Başkan birkaç görüşmede, KBY’nin bağımsızlık referandumuna alternatiflerden uygulanabilir olanları dikkate almaya açık olduğunu belirtmektedir[6]. Referandumun olumlu sonucunun Bağdat’taki merkezi yönetime Kerkük’ün ve diğer tartışmalı bölgelerin idaresi, KBY’nin hava sahası ve sınır geçişlerinin kontrolü ve doğal kaynakların keşfi ve idaresi de dâhil olmak üzere KBY’ye daha fazla yetki sağlaması konusunda baskı oluşturmak için bir kaldıraç görevi görmesi kuvvetle muhtemeldir.

Bağdat ve KBY arasında yaşanan siyasi ayrılık referandum yapıldıktan sonra da büyüyerek devam etmektedir. Mevcut krizin gidişatı hakkında farklı spekülasyonlar bulunmaktadır. Bu çalışma KBY’nin bağımsızlık referandumundan sonra neler olabileceğine ilişkin üç senaryo önermektedir:

İlk Senaryo: Siyasi Açmaz

Şu anda gelişmekte olan ilk senaryo Bağdat’taki Irak merkezi yönetimi ve Erbil’de bulunan KBY arasında bir siyasi çatışmanın gerçekleşecek olması ihtimalidir. Irak yönetimi KBY’nin bağımsızlık referandumu yapma kararına cevaben idari yaptırımları çoktan devreye sokmuştur. Referandum akşamı Irak yönetimi ülke toprağı üzerindeki egemenlik yetkisini kullanmış, KBY’ye havaalanlarını ve İran, Türkiye ve Suriye arasındaki sınır geçişlerini devretmesi talimatını vermiştir. Ayrıca Bağdat’ta bulunan merkezi Irak yönetimi bağımsızlık oylamasına misilleme olarak Irak Kürdistanı’na hava yoluyla ulaşıma bir yasaklama getirmiştir. Bu hamle diğer pek çok bölgesel ve uluslararası hükümetin geniş çapta itirazı ile karşılaşmıştır[7]. Buna ek olarak Irak yönetimi, Irak hükümeti içerisinde bağımsızlık referandumunda oy kullanan Kürt yetkilileri açığa alma, işten çıkarma ve muhtemelen haklarında dava açma niyetindedir[8]. Irak yönetimi, tartışmalı bölgelerde KBY ile sözleşme yaparak çalışan tüm petrol şirketlerine yasak koymuştur ve yabancı yatırımcıların KBY’nin petrolünü almayı bırakmaları için baskı yapma niyetindedir. Ancak Irak yönetiminin karşı yöntemlerinde şu ana kadar pek başarılı olduğu söylenemez. Aktarılan bilgiler, Rusya’dan Rosneft’in KBY ile Kürdistan topraklarında doğal gaz boru hattı yatırımlarına ilişkin olarak yeni anlaşmalar yapmaya başladığı yönündedir[9]. Buna ilaveten, Chevron iki yıllık aradan sonra 2017 yılının Eylül ayında, bağımsızlık referandumu planı konusunda uluslararası tartışmalara rağmen bölgeye güveni işaret eden bir hamle yaparak Irak Kürdistanı’nda ilk kuyusunu açmış ve sondajına başlamıştır[10]. Irak yönetiminin KBY’ye karşı tedbirlerinin birleşik etkisi şüphesiz Bağdat ve Erbil arasındaki bir siyasi çatışma tehdidi oluşturmaktadır ki bir uzlaşmaya varılamaması durumunda bu gerginlik 2018 yılının Nisan ayında yapılması planlanan Irak parlamentosu seçimlerinin ertelenmesine neden olabilir.

Benzer şekilde bölgesel ve uluslararası paydaşlar da Bağdat’taki federal yönetim ve Erbil’deki KBY arasındaki krizin gelişimi ve seyrini etkileyecektir. Türk hükümeti bağımsızlık referandumuna cevaben KBY’yi siyasi ve ekonomik yaptırımlarda bulunmakla tehdit etmiştir. Ayrıca Türk medyası da Kerkük’teki ve tartışmalı diğer bölgelerdeki Türkmen azınlığın referandumun bir sonucu olarak hedef alınması halinde KBY’ye askeri müdahalede bulunma tehdidinde bulunan üst düzey Türk yetkililerin açıklamalarına yer vermiştir[11]. Ancak, Türk hükümetinin şu aşamada Irak’a askeri müdahalede bulunması olası değildir, zira sınırları dışına askeri müdahalenin doğası ve ölçüsü hakkında oldukça ihtiyatlı hareket etmektedir[12].

İran da bağımsızlık referandumuna yanıt olarak KBY’ye karşı siyasi ve ekonomik yaptırımlarda bulunma tehdidinde bulunmuştur[13]. Türkiye ve İran’ın KBY’ye karşı siyasi ve ekonomik yaptırımlarda bulunmaya karar vermesi halinde, Bağdat ve KBY arasında yapıcı bir diyaloğun gerçekleşmesi ihtimali önemli ölçüde azalacaktır zira KBY Bağdat’ı Kürt halkına karşı ekonomik ve siyasi bir ablukanın öncülüğünü yapmakla suçlayacaktır.

Türkiye, İran ve Irak’ın KBY’ye karşı ittifakının gereğinden fazla abartıldığını teslim ederek; bu aktörlerin önceliklerinin birbirlerinden faklı olduğunu hatırlamak önemlidir. Bu ülkelerin geçmiş sicilleri ile farklı ve sıklıkla birbiriyle çatışan öncelikleri dikkate alındığında, mevcut koordinasyonun sürdürülmesi kaçınılmaz olarak zor olacaktır. Türk hükümetinin KBY ile önemli ekonomik bağları bulunmaktadır; bu nedenledir ki Türkiye halihazırda KBY ile sürdürmekte olduğu kârlı ilişkiden kolay bir şekilde vazgeçmeyecektir. İran’ın KBY ile önemli ekonomik bağları olsa da Bağdat ile ilişkisi stratejik olarak daha önemlidir. Türkiye ve İran arasında geçmişten gelen rekabeti göz önünde bulundurmak da önem taşımaktadır. İki ülke de bölgede ve bilhassa Irak Kürdistan Bölgesi’nde etkili olma konusunda sıkı bir yarış içindedir. Bu rekabet her iki tarafın da KBY ile ilişkilerini bozma isteğine ket vurabilir. İran, Türkiye ve Bağdat’ın PKK, PJAK, ekonomik çıkarlar ve diğer konular söz konusu olunca da farklı öncelikleri vardır. Türkiye, İran ve Bağdat’ın KBY’ye karşı halihazırdaki ittifaklarının önümüzdeki aylara kadar dayanması pek mümkün görünmemektedir[14].

İkinci Senaryo: Stratejik İhtiyat

Referandumun körüklediği sert rüzgârın geçmesini beklerken, Bağdat -Irak yönetimi ülkenin toprak bütünlüğüne ilişkin bölgesel ve uluslararası desteği avantaj olarak kullanarak- agresif siyasi retoriğe karşı yanıtını sınırlı tutarak ve kısıtlı idari yaptırımlarda bulunmak yoluyla stratejik ihtiyat uygulayabilir. Uygulamada, Bağdat tarafından dayatılan herhangi bir idari eylem, siyasal ya da ekonomik yaptırım Kürdistan’ı hareket olanağından yoksun bırakmayacaktır. Dahası bu koşullarda büyük bir askeri harekât da öngörülmemektedir.

Bu ikinci senaryo, Başkan Barzani’ye referandum sonuçlarını 2017 Kasım ayı için planlanan parlamento ve başkanlık seçimi öncesinde iç siyasi konulara değinmede kullanması için yeteri kadar zaman tanıyacaktır. Şu anki bağımsızlık referandumu konusunda Bağdat ile yaşanan krizin öncesinde, bölgenin başkanlığı konusunda bir tür siyasi çıkmaz olduğundan bahsetmek önemlidir. Barzani’nin görev süresi 20 Ağustos 2015 yılında IŞİD’e karşı savaş devam ederken sona ermiştir[15]. KBY başkanlığının yetkileri konusunda farklı Kürt siyasi partileri arasındaki anlaşmazlık bölgenin meclisini çalışmaz hale getiren bir siyasi kördüğüme yol açmış ve çoğunluğu muhalif Goran Partisi’nden olmak üzere bazı KBY bakanlarının görevden alınmasına sebep olmuştur. Referandumun yarattığı etno-milliyetçi momentum bölge meclisinin iki yıldır ilk kez, 15 Eylül 2017’de bağımsızlık referandumunu onaylamak üzere toplanmasına olanak sağlamıştır. Meclis, 68 üyenin 65’inin desteğiyle, oy çokluğuyla, referanduma onay vermiştir. Toplamda 111 üyeden sadece 68 vekilin meclis oturumuna katıldığı detayı önem taşımaktadır[16]. KBY’nin referandum sonuçlarını önemli siyasi partileri birleştirmek için yeni bir siyasi uzlaşmaya zemin olarak kullanma arayışında olacağı neredeyse kesindir. Birleşik bir Kürt cephesi oluşturulduğunda KBY Bağdat’taki federal yönetimle diyaloğa hazır olacaktır.

Kürdistan’da referandum sonrası siyasi atmosfer önemli ölçüde etnik milliyetçi duyguyla şekillenmiştir. Ancak, Goran ve Komel gibi popülist Kürt siyasi partiler Başkan Barzani’nin partisi olan KDP’nin bağımsızlık referandumundaki lider rolünü ve takip edecek olası pazarlıkları şüphe ile izlemektedir. Barzani aynı zamanda süreci, gelişmeleri ve bağımsızlık konusundaki müzakereleri yönetmek için yeni bir Bağımsızlık Kurulu oluşturmuştur. Goran ve KYB’den Hero Talabani bu kurula katılmayı, KDP’nin bu kurulu iktidarı elinde tutmayı güvence altına almak üzere kullanacağı endişesi ile reddetmişlerdir[17].

Krizi yatıştırmaya yönelik iç ve dış inisiyatifler arabuluculuk faaliyetleri içerisinde iken, Bağdat’ın stratejik ihtiyatının iki ila üç ay içinde son bulacağına dair spekülasyonlar da vardır. Bu kavşakta, Bağdat ve Erbil arasında öne çıkan mali ve idari konuları çözmek üzere diyaloğu kolaylaştırmada bölgesel ve uluslararası paydaşlar önemli bir rol oynayabilir.

Üçüncü Senaryo: Silahlı Çatışma

Tartışmalı bölgelerde Arap ve Türkmen güvenlik güçlerinin bir tarafta ve Kürt güvenlik güçlerinin diğer tarafta olduğu bir askeri çatışma en kötü senaryodur. Bu güçler arasında Haşdi Şabi, Haşdi el-Aşari, Irak ordusu ve KBY Peşmergeleri ve olasılıkla PKK ile çatışmayı bitiren diğer paramiliter gruplar yer alabilir. Bağdat’ın Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerin kontrolünü yeniden ele geçirmek için güvenlik güçlerini göndermesi halinde bu üçüncü senaryo gerçekleşebilir. Bu aşamada Irak hükümetinin güvenlik güçlerini Kerkük’e ya da diğer tartışmalı bölgelere göndermesi pek mümkün görünmemektedir. Ancak Irak Güvenlik Güçleri (IGG) sadece konvansiyonel askeri kuvvetlerden oluşmamaktadır. Haşdi Şabi paramiliter milis güçleri artık IGG’nin parçasıdır. Bu paramiliter grupların dini inançları, mezhepsel aidiyetler, siyasal bağlar ve mali destek kaynaklarına bağlı olarak farklı tabiiyetleri vardır. Birçok Haşdi Şabi komutanı KBY’ye karşı, Kürt güvenlik güçlerini tartışmalı bölgelerden çıkarmaya söz vererek tehditler savurmaktadır[18]. Asaib-i Ehli’l Hakk (AEH) önderi Kays el Hazali de “Kerkük Irak’tır” diyerek Kerkük’ü geri almak için gerekirse güç kullanma tehdidinde bulunmuştur[19]. AEH gibi milis güçleri dini ve mali destek anlamında İran’a bağlıdır ve İran’ın bu milislerin KBY’yi askeri müdahale ile tehdit etmesine izin verip vermediği konusu açık değildir. Bazı Haşdi Şabi unsurları ve Kürt Güvenlik güçleri arasında referandumdan önce ve referandum sırasında sınırlı çatışmalar yaşandığına ilişkin haberler yapılmıştır[20]. Paramiliter gruplar ve Kürt güçleri arasındaki bu izole çatışma ve provokasyonların sayısında referandumdan sonra bir artış meydana gelirse, bu çatışmaların tartışmalı bölgelerde etnik şiddete dönüşebilme ihtimali vardır. Tartışmalı bölgelerde etnik-dini şiddetin patlak vermesi durumunda, ABD ve Koalisyon’un diğer üyeleri Irak’ı istikrarlı bir hale getirmede doğrudan müdahalede bulunma yoluyla, kayda değer bir rol oynamayı neredeyse kesin kez bırakacaktır. Bu noktada IŞİD teröristlerinin Irak’ta hâlâ aktif ve Enbar, Ninova ve diğer vilayetlerde birkaç kent ve kasabayı kontrolü altında tuttuğunu hatırda tutmak gerekir.

Krizin Gidişatı

Bağdat’taki federal hükümet ve KBY arasındaki krizin gelecekteki çözümü iki önemli bileşeni içermektedir: Tartışmalı bölgeler konusunu çözmeye yönelik bir yol haritası ve güç yetkilerinin devri konusunda bir anlaşma zemini. Tartışmalı bölgeler iki kategoriye ayrılabilir: Kerkük vilayeti ve KBY’nin tarihsel olarak Kürdistan Bölgesine ait olduğunu iddia ettiği diğer vilayetler. Kerkük; etnik-dini çeşitliliği hem Kürt hem de Türkmenler için sembolik bir önem taşıması ve geniş petrol ve gaz kaynaklarına sahip olması nedeniyle çözümü en çetrefilli konu olacaktır.

Bağdat ve Erbil arasındaki geçmiş ayrılıklara ve Bağdat ve Erbil’de hükümet yetkililerinin beyanlarına dayanarak[21] eğer Kürt müzakereciler yetki devri konusunda anlaşmaya varma konusunda istekli olurlarsa Bağdat’taki federal yönetimin Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerin idaresinin KBY’ye verilmesini tartışmaya açması olasıdır[22]. Bağdat’taki federal hükümet Irak’ı bir arada tutmayı ve egemenlik yetkisini merkezi yönetimde toplamayı istemektedir. Eğer KBY gaz ve petrol gibi doğal kaynakların keşfi, idaresi ve gelirine ilişkin yetkilerinden, sınır geçişleri kontrolünden ve diğer idari yetkilerinden ödün vererek anlaşmaya istekli olursa, Bağdat’taki federal yönetimin Kerkük’ün ve veya diğer tartışmalı bölgelerin idaresini (kısmen ya da tamamen) KBY’ye devretmeyi değerlendirebileceği öngörülmektedir.

Sonuç

Irak’ın Kürdistan bölgesindeki bağımsızlık referandumu Kürt tarihinde bir dönüm noktasıdır. Sandıktan çıkan olumlu sonuç tüm dünyada pek çok etnik milliyetçi Kürt için bir zaferi temsil etmektedir. Ancak referandum sadece Kürtlerin devlet olma arayışıyla şekillenmemiştir, daha ziyade arkasında başka iç siyasi ve ekonomik yönlendirici faktörler vardır. Bir yanda KBY özerkliğini mümkün olduğunca korurken idaresi altındaki bölgeleri artırmak için elinden geleni yapacaktır. Diğer yanda Bağdat, federal hükümetin egemenlik tekelinden ödün vermeden Irak’ın toprak bütünlüğünü sürdürmek için ne gerekiyorsa yapacaktır.

Kürdistan Bölgesel Yönetimi sadece bölgesel erişimini artırma arayışında değil aynı zamanda toprağı, hava sahası ve kaynakları üzerinde, Bağdat’ın dikkatli gözlerinden uzakta, daha fazla yetki arayışındadır. Ancak KBY’nin, Kerkük’ün ortak idaresi ve kayda değer bir biçimde gaz ve petrol olmak üzere doğal kaynakları keşfetme ve mali gelirleri konusunda mutabakata varmayı istemediği müddetçe, aynı anda hem daha fazla bölge ve hem de daha fazla güç elde etmesi çok olası görünmemektedir. Bu konuların arabulucular eşliğinde Bağdat ve Erbil arasında görüşülmesi beklenmektedir.

ABD hükümetinin ve diğer aktörlerin rolünün Bağdat ve Erbil arasındaki diyaloğun kolaylaştırılması ile sınırlanması kuvvetle muhtemeldir. Ancak tartışmalı bölgelerde etnik şiddetin patlak vermesi halinde ABD hükümetinin Irak’ın istikrar kazanmasında daha büyük bir rol oynaması çok daha olasıdır. Hem Irak hem de koalisyon güçlerinin elde ettiği etkileyici zafere rağmen IŞİD ile savaş henüz sonlanmamıştır. Rawa ve El Kaym gibi şehirler hâlâ IŞİD’in kontrolü altındadır. Etnik-dini şiddetin sebep olduğu herhangi bir yerel karmaşa IŞİD’in taze mağlubiyetlerinden sıyrılarak toparlanmasına yardımcı olacaktır. Irak ve Kürt güvenlik güçleri arasında askeri olarak karşı karşıya gelme tehlikesi hep bulunmakla birlikte Bağdat’ın mevcut krizi çözmek için askeri güç kullanması pek olası değildir.

Sonuç olarak Bağdat’taki federal yönetim ve KBY arasındaki kriz şu an iki farklı şekilde seyretmektedir: İlk olarak, Bağdat idari ve ekonomik yaptırımları dayatarak Erbil’i baskı altına alma yoluna daha fazla ağırlık vermektedir. İkinci olarak iki taraf arasında bir diyalog için yerel ve uluslararası inisiyatifler arabuluculuğa başlamıştır. Gerek Bağdat gerekse Erbil taleplerinin düzeyini artırmayı sürdürecek ve nihai bir sonuç konusunda beklenen görüşmelerin önünde baskı taktikleri kullanacaktır.

Referanslar

[1]Badawi, Tamer (2017): The Kurdish independence Referendum: Drivers & Implications. https://research.sharqforum.org/2017/09/21/the-kurdish-independence-referendum-drivers-implications/

[2]Rosen, Kenneth (2017): An Ominous Future for Kurdistan’s Minorities. https://www.theatlantic.com/international/archive/2017/09/kurdistan-referendum-iraq-isis-turkey-saddamhussein/540939

[3]Babri, Saad (2017): Why Kurdish referendum is unlikely to end Iraqi minorities’ dilemma. http://english.alarabiya.net/en/perspective/features/2017/09/26/Why-Kurdish-referendum-is-unlikely-to-end-Iraqi-minorities-dilemma.html

[4]Babri, Saad (2017): Why Kurdish referendum is unlikely to end Iraqi minorities’ dilemma. http://english.alarabiya.net/en/perspective/features/2017/09/26/Why-Kurdish-referendum-is-unlikely-to-end-Iraqi-minorities-dilemma.html

[5] Barzani, Massoud (2017): https://www.youtube.com/watch?v=YsJsTdy7lYc

[6]Okuducu, Idris (2017): Kurd chief open to ‘alternate arrangement’ with Baghdad. https://www.aa.com.tr/en/middle-east/kurd-chief-open-to-alternate-arrangement-with-baghdad/914417?amp=1

[7]Chmaytelli, Maher and Karadeniz, Tulay (2017): Last flight departs as Iraq imposes ban for Kurdish independence vote. https://www.reuters.com/article/us-mideast-crisiskurds-referendum/last-flight-departs-as-iraqimposes-ban-for-kurdish-independence-voteidUSKCN1C4113

[8]Rudaw (2017): Iraq takes new measures against Kurdistan, puts officials on trial for referendum. http://www.rudaw.net/english/middleeast/iraq/09102017

[9]Zhdannikov, Dmitry (2017): Russia’s Rosneft clinches gas pipeline deal with Iraq’s Kurdistan. https://www.reuters.com/article/us-kurdistanrosneft/russias-rosneft-clinches-gas-pipelinedeal-with-iraqs-kurdistan-idUSKCN1BT0MQ

[10]Zhdannikov, Dmitry and Bousso, Ron (2017): Chevron drills oil well in Iraqi Kurdish area after two-year gap: sources. https://www.reuters.com/article/us-chevron-exploration/chevron-drillsoil-well-in-iraqi-kurdish-area-after-two-yeargap-sources-idUSKCN1BV1UG

[11]McKernan, Bethan (2017): Kurdistan referendum: Erdogan says Iraqi Kurds risk ‘ethnic war’ and threatens military response to vote. https://www.independent.co.uk/news/world/middle-east/kurdistan-referendum-kurdish-turkey-military-recep-tayyip-erdogan-iraq-kurds-krg-independence-a7967566.html

[12]Gursel, Kadri (2016): Turkey faces decision over boots on the ground in Syria. https://www.al-monitor.com/pulse/originals/2016/09/turkeysyria-fsa-fails-in-euphrates-shield.html

[13]Reuters (2017): Turkey, Iran, Iraq consider counter-measures over Kurdish referendum. https://www.reuters.com/article/us-mideastcrisis-kurds-referendum-minis/turkey-iraniraq-consider-counter-measures-over-kurdishreferendum-idUSKCN1BW1EA

[14]Tastekin, Fehim (2017): Turkey, Iran, Iraq in shaky alignment against Iraqi Kurdistan. https://www.al-monitor.com/pulse/originals/2017/09/turkey-iran-iraq-alignment-against-iraqikurdistan.html

[15]Coles, Isabel (2015): Political crisis escalates in Iraq’s Kurdistan region. https://www.reuters.com/article/us-iraq-kurds/political-crisis-escalates-in-iraqs-kurdistan-region-idUSKCN0S60HX20151012

[16]Rudaw (2017): Kurdistan parliament approves independence referendum on Sept 25. http://www.rudaw.net/english/kurdistan/15092017

[17]Rudaw (2017): Gorran refuses to join referendum committee as others ponder timeline http://www.rudaw.net/english/kurdistan/24042017

[18]K24-2017 يبعشلا دشحلا ةقروب حولي يلعزخلا لالقتسالا دعب ناتسدروك ةمجاهمل http://www.kurdistan24.net/ar/news/3a1113a5-b0ed-44b4-8cbb-57de5d3d4e07

[19]Al-Khaza’li, Qais (2017): يلعزخلا نلعي هدادعتسا كوكرك ةيقارع نع اعافد لاتقلل https://www.youtube.com/watch?v=N9glBYyW3Lg

[20]Radio Free Europe (2017): Violence In Kirkuk Ahead Of Planned Kurdish Referendum Vote. https://www.rferl.org/a/iraq-kirkukclashes-/28744118.html

[21]Abadi, Haider (2017): PM calls for ‘dialogue, dialogue, dialogue’ with Erbil in carrot and stick speech http://www.rudaw.net/english/middleeast/iraq/130920171

[22]Rudaw (2017): President Barzani and Iraqi speaker Jabouri agree to dialogue with open agenda. http://www.rudaw.net/english/middleeast/iraq/08102017