Cezayir’de Barış Toplumu Hareketi Hükümet ve Ulusal Meclis Başkanı’nın İstifasını İstedi

Barış Toplumu Hareketi (MSP), Anayasa Konseyi başkanı Tayeb Belaiz’in istifasını takdir etti ve bunu halk hareketlerinin taleplerine ve daha önce medyada önerilen çözümlere uygun bir adım olarak değerlendirdi. Ayrıca MSP, mevcut hükümetin, her kesim tarafından desteklenen bir hükümetle değiştirilmesini de istedi.

Resmi Facebook hesabında 16 Nisan 2019’da yayımlanan açıklamaya göre hareket, gerçek bir siyasi iradenin ortaya konulması durumunda, istifanın çözüme ulaşmak adına atılması gereken önemli bir adım olduğunu söyledi. Bu adımı müteakiben, halkın kabul ettiği, daha önce yolsuzluğa bulaşmamış ve önceki seçimlerdeki sahtekarlıklardan sorumlu olmayan alternatif bir figürün atanması gerektiği belirtildi.

Hareket ayrıca, şu anda ülke geneline başkanlık eden Ulusal Meclis Başkanı Abdülkadir bin Salih’in istifasını istedi ve yerine geçecek ismin üzerinde uzlaşılmış yeni bir anayasa konseyi tarafından belirlenmesini önerdi. Tüm bunların anayasa maddelerinin genişletilmiş yorumlamalarına dayanması gerektiği ifade edildi.

Hareket ayrıca, üstünde uzlaşılacak bir başkanın ve uzlaşı hükümetinin başbakanının atanmasındaki diyaloğun ve halkın iradesinin, Anayasanın 7. ve 8. maddelerine uygun olarak gerçekleşmesini sağlayacak olan demokratik geçiş mekanizmalarının ve yönetmeliklerinin belirlenmesinin gerekliliğini vurguladı. Ayrıca MSP, halk hareketinin, ulusal diyaloğun başlatılıp ulusal mutabakat sağlanana ve başarılı demokratik geçiş sürecinin geri döndürülemez bir seviyeye gelene dek devam etmesini istedi.

Sudan Müslüman Kardeşleri’nden Bir Grup Askeri Meclisle Görüşüyor ve İktidarın Sivillere Devredilmesini Talep Ediyor

Sudan Müslüman Kardeşleri mensubu bir grup, 18 Nisan 2019 Perşembe günü iktidardaki askeri konsey ile bir araya gelerek hızlı bir şekilde iktidarın sivillere devredilmesini talep etti.

Sudan Müslüman Kardeşler Genel Gözlemcisi Avadallah Hasan Seyid Ahmed’in resmi Facebook sayfasında bir açıklama yayımlandı. Seyid Ahmed, kendisinin ve yardımcısı Hasan Abdülhamid’in, Ulusal Değişim Cephesi çatısı altında Askeri Konsey Siyasi Komitesi ile bir araya geldiğini açıkladı.

Açıklamaya göre, Genel Gözlemci toplantıda bir dizi noktaya vurgu yaptı; bunların en önemlisi askeri meclisin iktidarı sivil bir teknokrat hükümete devretmesini hızlandırmak ve tüm sosyal kesimlere karşı tarafsız bir duruşun gerekliliğiydi.

Genel Gözlemci ayrıca, askeri konseyden herhangi bir bölgesel veya uluslararası eksene tabi olmamasını, hiçbirine boyun eğmemesini, dinin ve milletin çıkarlarına uygun olarak herkesle iş birliği yapmasını istedi.

12 Nisan 2019 Perşembe gününden bu yana, Sudan ordusu, devirmiş olduğu Cumhurbaşkanı Ömer El Beşir’i başkent Hartum’daki bir hapishaneye göndermeden önce tutuklu bulunduruyor.

Ürdün Kralı, Yıllardır İlk Defa Müslüman Kardeşler Milletvekilleriyle Görüştü          

Ürdün Kralı II. Abdullah, “Arap Baharı” olarak adlandırılan olaylardan beri ilk kez, 16 Nisan 2019 Salı günü, kraliyet sarayında “Reform Bloğu” milletvekilleriyle bir toplantı yaptı.

Toplantı, “Reform Bloğu”nun, Ürdün İslami Çalışma Cephesi Partisi’ni (Müslüman Kardeşler’in ülkedeki lisanssız siyasi kanadı) temsil etmesi nedeniyle büyük önem taşıyor.

Kraliyet mahkemesi, İslamcı Hareketin parlamento bloğu ile görüşmesi hakkında resmi bir açıklama yayımlarken, Milletvekili Salih el-Armûtî, toplantının “olumlu ve tarihi bir toplantı” olduğunu ve hareket ile saray arasındaki ilişkide yeni bir aşamaya gelindiğini belirtti.

Bu bağlamda el-Armûtî, toplantı masasında tartışılan en önemli konulardan bahsetti. Bunların arasında Kudüs sorunu, Yüzyılın Anlaşması ve “Müslüman Kardeşler’in meşruiyeti” vardı. Ayrıca, hareketin, Ürdün’deki İslamcıları “terörizm listesine” dahil etmediği için monarşiye teşekkür ettiğini belirtti.

El-Armûtî’ye göre, Kral, Yüzyılın Anlaşması’nın “kayda değer” olmadığını ve tüm Avrupa ülkelerinin Ürdün’ün Filistin meselesindeki iki devletli çözüme verdiği desteğin, Kudüs’teki kutsal alanların Haşimi vesayetine bağlılığı, alternatif vatan ve yerleşimin reddi konularındaki kararlı duruşunun yanında olduğunu söyledi.

Kral, bloğun sunduğu ve hareketin yasal ehliyeti konusundaki yasal anlaşmazlığın yanı sıra gaz anlaşmasıyla ilgili endişeleri de içeren çeşitli konuları tartışmaya açtı. Ürdün hükümdarı anlaşmayı gözden geçirme ve yeniden değerlendirme niyetini ortaya koydu.

Bunun yanında, görüşmenin ardından seçim yasası ve seçmen adaylığı yaşının düşürülmesi ile İlgili Bazı Siyasi Konulara Dair Birtakım Kraliyet Direktiflerinin Yayımlanması Bekleniyor.

Mısır Müslüman Kardeşleri, Seçmenleri Anayasa Değişiklikleri Referandumunu Boykot Etmeye Çağırıyor ve Genel Merkez “Batel” (Geçersiz) Kampanyasını Destekleyecek Bir Bildiri Yayımlıyor

Mısır Müslüman Kardeşleri, seçmenleri Mısır parlamentosu tarafından onaylanan anayasa değişiklikleriyle ilgili referandumu boykot etmeye çağırıyor. Oylamanın 19-22 Nisan tarihleri ​​arasında yapılması gerekiyor.

Resmi Facebook hesabında 15 Nisan 2019 Pazartesi günü yayımlanan açıklamada, hareket, anayasa değişikliklerini bir “tiyatro” ve Mısır halkının iradesine yönelik bir darbe olarak nitelendirdi.

Açıklamada, “anayasa değişikliklerinin hükümeti devirenlere herhangi bir meşruiyet sağlamadığı, boş ve geçersiz oldukları” vurgulandı.

Hareket, “darbeye ve yozlaşmış cuntasına karşı barışçıl direnişin, milletin haklarının iyileştirilmesine ve 25 Ocak 2011 devriminin hedeflerine ulaşılmasına kadar devam etmesini” de istedi. Bunun “tüm sadık vatandaşların iş birliği ile gerçekleştirileceği” vurgulandı.

Açıklamada, “tüm Mısırlıların, yurtiçi ve yurtdışındaki tüm içten çabaları ve çeşitli yönlerden darbeyle mücadele etmek ve vatanı kurtarmak için ortaya koydukları tüm samimi gayretleri” takdir edildi ve “herkes, vatan uğruna verilen mücadeleye katılmaya” çağrıldı.

Aynı bağlamda, Mısır Müslüman Kardeşleri’ni temsil eden iki rakip kuruluştan biri olan hareketin Genel Merkezi, 16 Nisan 2019 Salı günü, “Batel” kampanyasına destek vermek üzere yayımlanan bir açıklamada bulundu. Açıklamada; Mısırlıların mevcut rejimi reddettikleri, ulusal boyutta rejimin samimi bir reddinin ortaya konduğu ve bütünüyle serbest seçimlerle askeri iktidarın değiştirilmesinin gerekliliği vurgulandı.