Mısır iç işleri ve devrimin artçı etkileri ile son derece meşgul ve kendi içine yönelmiş durumda olduğu için iç güvenliğin istikrarı Libya’dan kaçak olarak ülkeye sokulan silahlar sebebiyle bozulmakta. 2014 yılında Mısır, Libya’daki çatışmaya dahil olma yönünde son derece kritik bir karar aldı ancak bunu zayıf ve sınırlı bir strateji ile yaptı. Mısır, askeri operasyonlarını Libya’nın doğusunda, Mısır sınırının yakınında başlatan Mareşal Hafter’i destekledi.

Libya meselesi Mısır için birkaç açıdan önemli ve hassas. Bunlar arasında: 1) Libya’daki savaştan önce sayıları bir milyona ulaşan, Mısırlı resmi ve gayriresmi iş gücü, 2) hem kayıtlı hem kayıtsız olarak iki ülke arasındaki günlük ticari faaliyet, 3) Mısır’ın hem iç güvenliğini hem de Libya ile olan kara ve deniz sınırlarını kontrol etmek, 4) Mısır ile ittifak yapacak bir siyasi rejimin önemi ve Libya’nın iç istikrarının güvence altına alınması, 5) kaynaklar ve ülkedeki servet ve 6) iki ülke arasındaki aşiretsel ve ailesel uzantılar.

Mısır devleti uzun süredir Libya’daki çatışmayı Kuzey Sina’daki ve bölgesel çaptaki çatışmalar ile ilişkilendiriyor. Mısır’ın stratejisi, temel hedefi olan İslamcı grupların Mısır’ın batısından sızmasını engellemek anlamında büyük ölçüde başarılı oldu. Dahası, güvenlik servisleri Mısır’daki cihat yanlısı grupların Libya’ya uzanması ve Mısır’ın batısının Kuzey Sina’da olduğu gibi büyük bir savaş alanına dönmesi olasılıklarını ortadan kaldırdı. Mısır’a ve Mısır üzerinden olan silah kaçakçılığına darbe vurma konusunda da başarılı olundu.  

Mısır İçinde Yeniden Konumlanma

Libya’daki çatışma, Kahire’yi sırasıyla Libya’ya ve Doğu Akdeniz’e daha fazla müdahil olmaya itti. Mısır, Libya’daki varlığını güçlendirmeye başladı ve Doğu Akdeniz’deki güç ve güvenlik denklemlerini anlamakta başarılı oldu. Bunun sonucunda, deniz kuvvetlerinde önemli gelişmeler sağladı ve yeniden silahlanmayı, eğitimi ve birçok devletle ortak tatbikatlar düzenlemeyi içeren kapsamlı bir süreç ile kendi kapasitesini güçlendirdi. Daha sonra, iki üs- Muhammed Naguib ve Sidi Barani- inşa ederek ülkenin batısındaki askeri üslerini yeniden şekillendirdi ve bu üslere hem çok sayıda hem de çeşitli unsurlardan oluşan birlikler konuşlandırdı. Yeniden silahlanma çalışmaları, Mısır’ın Avrupa’nın Doğu Akdeniz’e kıyıdaş devletler ile olan diplomatik rolüyle örtüştü ki bu durum Mısır’ın Libya çatışmasına dair vizyonunu öne çıkardı.

Öte yandan, nihai bir soru hâlâ ortada duruyor: Mısır neden Türkiye’nin anlaşma teklifini reddedip Yunanistan ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşması imzaladı?

Birincisi, uluslararası hukuka göre Yunan adalarını sahip oldukları coğrafi konum ve alan itibarıyla görmezden gelmek imkânsız. Bu adaların üzerinde nüfus olmasa bile bazı ekonomik yetkilere sahip olunan deniz alanları üretme hakları mevcut. Bu yüzden, Ankara ile Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) arasındaki deniz yetki alanlarını sınırlandırma anlaşmasının uluslararası hukuk çerçevesinde tamamen dayanak bulması güç. Nihayetinde, Mısır da Ankara’nın yaptığı anlaşmayı avantaja çevirerek Yunanistan tarafına Mısır ile yapacağı anlaşmanın şartlarını iyileştirmesi için baskı yaptı. En baştan beri bu durum Mısır’ın pozisyonu için büyük öneme sahipti. 

İkincisi, Mısır güvenliğe dair ve askeri sebeplerden ötürü Libya’da ve Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi uzaklaştırmak veya yalnız bırakmak istiyor. Bu istek, Kahire ile Ankara arasındaki çatışma ve Ankara’nın Müslüman Kardeşler’e olan desteği ile ilgili. Yunanistan ile yapılan anlaşma, Trablus ile Ankara arasındaki askeri bağlantı yolunu da kesiyor.   

Üçüncüsü, Mısır ve Yunanistan arasındaki anlaşma Mısır’a bazı güvenceler sunuyor. Bunlar içerisinde Mısır’ın Libya’daki rolünün güçlendirilmesi, doğalgaz çıkarma ve ihracat faaliyetlerinde daha fazla yer alması ve Libya’nın doğusundaki petrol hilâlindeki istihdam ve kaynak (petrol ve doğalgaz) kullanımında daha fazla role sahip olması.

Dördüncüsü, 2015’ten bu yana Mısır, Akdeniz’de güvenliğe ve Avrupa’ya yasadışı göçün engellenmesine dair rolünü güçlendirmeye çalışıyor. Bu da Sisi rejimine Avrupa Birliği nezdinde daha fazla meşruiyet kazandırdı ve uluslararası destek sağladı.  

Beşincisi, Mısır Orta Doğu’da yeniden nüfuzunu genişletmek istiyor ve Doğu Akdeniz’deki nüfuzunu da Türkiye pahasına arttırmanın peşinde. Ankara’nın Suriye rejimini kaybetmesi veya mağlup etmede başarısız olması, ayrıca Mısır-BAE-İsrail yakınlaşması, Mısır’ın bölgede çatışma, nüfuz ve kaynak haritasına güçlü bir şekilde geri döneceği anlamına geliyor. 

Altıncısı, Atina ile yapılan anlaşma Avrupa Birliği’nin desteğinden faydalanmak anlamına geliyor. Bu da Kahire için Türkiye’nin Libya’daki varlığına karşı müttefiklerin ve güç odaklarının daha fazla harekete geçirilmesi demek. Söz konusu anlaşma Ankara ve Avrupa Birliği arasında güvenliğe dair, politik ve askeri daha çok gerilime yol açacak ki bu da Mısır rejiminin işine geliyor.

Yedincisi, anlaşma Mısır ile Libya’daki müttefikleri arasında gerilim yaratabilir, çünkü sınırlandırmada Libya’nın bazı hakları yok sayılıyor. Ancak, durumun böyle olacağını söylemek için henüz erken zira Mısır, Libya ve Yunanistan arasındaki sınırlandırma meselesi tekrar müzakereye konu edilip Libya’nın meşru hakları teslim edilebilir.

Sekizincisi, eğer anlaşma uygulamaya geçirilirse Ankara da Mısır ile olan sınırlarını yeniden çizmeye zorlanacak. Bu da iki taraf arasında göreceli bir uzlaşma yolu açabilir ancak bu uzlaşma Ankara’nın Libya’daki nüfuzunu kaybetmesi şartı altında gerçekleşecektir.

Son olarak, Mısır’ın mevcut adımları Ankara üzerinde büyük bir baskı oluşturdu. Öyle ki Ankara’nın Akdeniz’de ve Libya’da askeri bir kaosa yol açabilecek şekilde gerilimi tırmandırmasına yol açtı. Bu son derece kritik ve tehlikeli bir strateji ancak Türk tarafını ya geri çekilmeye ya da Akdeniz’de bölgesel bir savaşa girmeye zorluyor. Böyle bir savaş hamlesi de uluslararası alanda kınamaya yol açacak bir kırmızı çizgi olarak gözüküyor. Dolayısıyla, Ankara’nın Libya’yı yeni bir Suriye’ye çevirmesi zor ve mevcut anlaşmayla birlikte Ankara ve Kahire dışında yeni taraflar da böyle bir olası çatışmaya katılmaya zorlanıyor.